Genel Olarak Vergi Uyuşmazlıkları
Vergi sistemi içinde idare ile vergi mükelleflerinin her zaman bir uzlaşma içinde olmaları beklenememektedir. Vergi uyuşmazlıkları adını verdiğimiz anlaşmazlıklar vergileme aşamalarında ortaya çıkabilmekte ve idare ve mükellef arasında sorunlar yaratmaktadır. Bu uyuşmazlık mükellef ile idare arasından anlayış farklılığı ya da görüş ayrılığı nedeniyle ortaya çıkmaktadır. (1)
Vergi uyuşmazlıkları, ekonomide yaşanan değişiklikler nedeniyle sıklıkla değişikliğe uğrayan vergi kanunlarının anlaşılmasında ve uygulamasında yaşanan sorunlar, vergi memurlarının hazine lehine tutumları, mükelleflerin vergi kaçırma ve vergiden kaçınma eğilimleri nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Özellikle mükellefiyet, ceza kesme ve tahsil konularında vergi uyuşmazlıkları yoğun bir biçimde yaşanmaktadır.(2)
Vergileme aşamalarında ortaya çıkan vergi uyuşmazlıklarının çözüm yolları ile ilgili olarak ikili bir ayrım yapılabilmektedir. (3) İdari çözüm yolu olarak adlandırılan çözüm yolunda, uyuşmazlıklar idare ve yükümlü arasında barışçıl yollarla çözümlenmeye çalışılmaktadır. Barışçıl yollardan anlaşılamadığı durumlarda ise yargısal çözüm yoluna gidilebilmektedir. Vergi uyuşmazlıkları durumunda idari çözüm yoluna gitmek gibi bir zorunluluk vergi sistemimizde yeralmamaktadır.
Bu çalışmada idari çözüm yolu olarak kabul edilen vergi hataları ve düzeltme konusu üzerinde durulacaktır.
1.Vergi Hataları ve Düzeltme
İdare ile vergi yükümlüleri arasında ortaya çıkan vergi uyuşmazlıklarının idari çözüm yollarından biri vergi hatalarının düzeltilmesi müessesesidir. Vergilendirme sürecinde, yükümlü veya iderenin lehine veya aleyhine yapılan hataların giderilmesi için V.U.K.’da ‘düzeltme‘ müessesesine yer verilmiştir. Düzeltme, vergi kanunlarının uygulanması esnasında yapılan hataların, yargı yoluna başvurmaksızın hatayı yapan vergi dairesi tarafından kaldırılmasına dönük bir idari işlem olarak tanımlanabilmektedir. (4) Bu konu ile ilgili kanuni düzenleme V.U.K.’nun 116-126. maddelerinde yapılmıştır.
V.U.K.’nun 116. maddesine göre;
‘ Vergi hatası, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınmasıdır.’
Bu madde hükmüne göre vergi hatası verginin yapılan hatalar nedeniyle haksız yere hem eksik hem de fazla alınması ve istenmesini de kapsamaktadır. Yapılan hatalı işlem vergi idaresi lehine olabileceği gibi aleyhine de olabilmektedir. Ayrıca, hatalı işlem vergilendirme sürecinde tarh aşamasında olduğu gibi tahsil aşamasında da yapılabilmektedir. (5) Vergilendirme sürecinde ortaya çıkan vergi hataları lehte ve aleyhte sonuçlar yaratarak idare ve yükümlüleri olumlu ve olumsuz yönde etkilemektedir.
Vergi hataları V.U.K. ‘da 117. ve 118. maddelerde ‘hesap hataları’ ve ‘vergilendirme hataları’ olmak üzere iki şekilde açıklanmaktadır.
1.1.Hesap Hataları
Genel olarak hesap hataları, verginin miktarını etkileyen maddi hata ve hesaplama yanlışlıklarını kapsamaktadır. (6) Yapılan hatalar genellikle yapılan işlemlerden kaynaklanan matematiksel hatalardır.
Hesap hataları, V.U.K.’nun 117. maddesinde düzenlenmiştir. Matrah hataları, verginin miktarında yapılan hatalar ve çifte vergi hatası olarak kabul edilmektedir.
1.2.Vergilendirme hataları
Vergilendirme hataları ‘Vergi yükümlülüğünün saptanmasında değerlendirme yanlışlıkları’ olarak tanımlanabilmektedir. (7) Vergilendirme hataları V.U.K.’nun 118. maddesinde düzenlenmiştir. Vergi yükümlüsünün kişisinde yapılan hata, yükümlülükte hata, verginin konusunda hata ve vergilendirme ve muafiyet döneminde hata vergilendirme hatası olarak kabul edilmiştir.
1.3.Hatanın Ortaya Çıkarılması
V.U.K.’nun 119. maddesine göre hatalar şu yollarla ortaya çıkarılabilmektedir.
– ilgili memurun hatayı bulması veya görmesi,
– üst memurların yaptıkları incelemeler sonucunda hatanın görülmesi ile;
– hatanın teftiş sırasında tespiti ile;
– hatanın vergi incelemesi sırasında tespiti ile;
– mükellefin başvurusu ile.
1.4.Vergi Hatalarının Düzeltilme Yolları
İdare ile yükümlü arasında ortaya çıkan vergi uyuşmazlıklarının idari çözüm yollarından biri olarak kabul edilen vergi hatalarının düzeltilmesine ilgili vergi dairesi müdürü karar vererek, düzeltme fişine dayanılarak hatalar düzeltilmektedir. Yasal düzenleme gereği düzeltme işlemleri idarenin takdirine bırakılmıştır. V.U.K.’nun 120. maddesi de bu durumu düzenlemiştir. Bu anlamda öncelikle ya yükümlüsü idareden düzeltme istemi bulunması yada vergi idaresi yapılan hatanın farkına vararak bu hatanın düzeltilmesi gerektiği yönünde vergi dairesi müdürüne olayın ulaştırılması gerekir. (8)
Vergi hatalarının düzeltilmesinde iki yol bulunmaktadır. İdarece tereddüt edilmeyen açık ve mutlak vergi hataları mükellefin bu konuda herhangi bir talebi olmaksızın vergi dairesi tarafından düzeltilmektedir.‘Resen Düzeltme’ olarak adlandırılan bu yolda idare konuyu re’sen dikkate almakta ve düzeltmektedir. Aleyhinde düzenleme yapılan yükümlülerin dava açma hakları saklıdır. (9) Ayrıca yükümlüler, vergi işlemlerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden yazı ile isteyebilmektedirler. ‘Düzeltme Talebi’olarak adlandırılan bu başvuruda düzeltme talebi dilekçesi posta ile iadeli taahhütlü gönderilebilmektedir. ( V.U.K. madde: 122.)
Vergi dairesinin ilgili servisi, düzeltme talebini, kendi görüşünü ekleyerek düzeltme makamına gönderir. Düzeltme talebi yerinde görüldüğü takdirde, düzeltme yapılması için emir verilir; düzeltme talebi yerinde görülmediği durumda ise bu durum ilgiliye tebliğ edilmektedir. (V.U.K. madde: 123.)
1.5.Düzeltme Talebinin Reddinin Sonuçları
Vergi hatalarının düzeltilme talebinde bulunulmasında dava açma süresi içinde düzeltme talebinde bulunulmasıyla, dava açma süresi geçtikten sonra düzeltme talebinde bulunulmasının sonuçları birbirinden farklı olmaktadır.
Düzeltme talebi, dava açma süresi içinde yapıldığı durumda dava açma süresi durmaktadır. Ancak bu durumla ilgili V.U.K. ‘da herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Danıştay, düzeltme başvuruları hakkında İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun ‘üst makamlara başvurma başlıklı’ 11. maddesinin uygulanabileceğine karar vermiştir. (10)
Dava açma süresi geçtikten sonra yapılan düzeltme talebi reddedilenler, şikayet yoluyla Maliye Bakanlığı’na başvurabilmektedirler. Şikayet başvurusu il özel idare vergileri için valiliklere; belediye vergileri için ise belediye başkanlıklarına yapılmaktadır. (V.U.K. madde:124. ) Şikayet başvurusunun reddedilmesi halinde mükellefler vergi mahkemesine başvurabilmektedirler. Ancak, mahkeme, V.U.K.’nun 116, 117 ve 118. maddelerinde tanımlanmış vergi hatalarından birinin bulunmadığını ve olayın hukuki uyuşmazlık olduğuna karar verirse, davanın süresi içinde açılmamış olması nedeniyle davayı usul yönünden reddedecektir. (11) Bu konuda Danıştay kararları da bulunmaktadır. (12)
1.6.Vergi Hatalarının Düzeltilmesinde Zamanaşımı
Vergi hataları, tarh ( tahakkuk) zamanaşımı süresi içinde düzeltilebilmektedir. Tahakkuk zamanaşımı süresi geçtikten sonra ortaya çıkarılan vergi hataları düzeltilememektedir.
Düzeltmede zamanaşımı süresi, zamanaşımının süresinin son yılı içinde tarh ve tebliğ edilen vergilerde hatanın yapıldığı, ilan yolu ile tebliğ edilip vergi mahkemesinde dava konusu yapılmaksızın tahakkuk eden vergilerde, mükellefe ödeme emrinin tebliğ edildiği; ihbarname ve ödeme emri ile tebliğ edilen vergilerde, 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun hükümlerine göre haczin yapıldığı tarihten başlayarak bir yıldan aşağı olamaz. (V.U.K. madde: 126.)
Sonuç
Vergi uyuşmazlıkları adını verdiğimiz ve idare ile yükümlü arasında ortaya çıkan anlaşmazlıklar vergileme sürecinin her aşamasında ortaya çıkabilmektedir. Bu uyuşmazlıkların çözümünde yargısal çözüme gitmeden idari çözüm yoluna başvurulması bir anlamda yargı yerlerinin iş yüklerinin hafiflemesine ve uyuşmazlığın daha kısa sürede çözümlenmesine yardımcı olacaktır.
Vergi hatalarının idari aşamada çözümlenmesinde sözkonusu hataların düzeltilmesi mükellefin talebi üzerine olabildiği gibi, idare tarafından da re’sen düzeltilebilmektedir. Ancak bu konuda kanuni düzenleme hataların düzeltilmesi yetkisinin vergi dairesi müdürüne ait olmasıdır. Bu konuda vergi dairesi açısından sorunlar yaratabilecektir. Hatanın ilgili mükellef talebiyle ya da yapılan incelemeler neticesinde çıkarılarak vergi dairesi müdürüne ulaştırılması gerekmektedir.
Vergi hatalarının düzeltilmesinde dava açma süresi içinde hatanın düzeltilme talebinde bulunulması dava açma süresini durduran bir konudur. Dava açma süresi geçtikten sonra düzeltme talebinde bulunulması ve bunun reddolunması ise ancak şikayet yoluyla Maliye Bakanlığına başvuru yoluna gidilmesine neden olmaktadır.
Son olarak vergi hataları tarh (tahakkuk) zamanaşımı süresi içinde düzeltilebilmektedir. Zamanaşımı süresi geçtikten sonra ortaya çıkan vergi hataları düzeltilememektedir.
————————
KAYNAKÇA
– Erginay, Akif: Vergi Hukuku, 16. baskı, Savaş Yayınları, Ankara, 1998.
– Kızılot, Şükrü: Vergi İhtilafları ve Çözüm Yolları, Yaklaşım Yayınları, Ankara, 2003.
– Oktar, Salim Ateş: Vergi Hukuku, Türkmen Kitabevi, 6. Baskı, İstanbul, 2006.
– Öncel, Mualla Ahmet Kumrulu, Nami Çağan: Vergi Hukuku, Turhan Kitabevi, 7. Baskı, Ankara, 1999.
– Sevig, Veysi :‘Vergi Hataları ve Düzeltme’, Dünya, 04.10.2000.
– Şimşek, Efsun: Türk Vergi Sisteminde Vergi Kaçakçılığı Suçu, Y.Lisans Tezi, İstanbul, 2007.
DİP NOTLAR
(1) Şükrü Kızılot, Vergi İhtilafları ve Çözüm Yolları, Yaklaşım Yayınları, Ankara, 2003, s.36.
(2) Salim Ateş Oktar, Vergi Hukuku, Türkmen Kitabevi, 6. Baskı, İstanbul, 2006, s. 323.
(3) Mualla Öncel, Ahmet Kumrulu, Nami Çağan, Vergi Hukuku, Turhan Kitabevi, 7. Baskı, Ankara, 1999, s. 177.
(4) Akif Erginay, Vergi Hukuku, 16. baskı, Savaş Yayınları, Ankara, 1998, s. 125.
(5) Öncel, Kumrulu, Çağan, a.g.e., s. 175.
(6) A.e., s. 177.
(7) A.e., s. 179.
(8) Veysi Sevig, ‘Vergi Hataları ve Düzeltme’, Dünya, 04.10.2000.
(9) Efsun Şimşek, Türk Vergi Sisteminde Vergi Kaçakçılığı Suçu, Y.Lisans Tezi, İstanbul, 2007, s. 80.
(10) Oktar, a.g.e., s. 148.
(11) Öncel, Kumrulu, Çağan, a.g.e., s. 184.
(12) Bknz, Danıştay 3. Dairesi Esas No: 1196/5948, Karar No: 1198/469