İdari para cezası Bakanlıklar, Belediyeler, Emniyet Müdürlükleri gibi devletin idari kurumları tarafından verilen para cezalarıdır. Emniyet Müdürlüğü tarafından verilen trafik cezaları, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından işverene kesilen cezalar idari para cezalarına örnektir. Adli para cezalarından farklı olarak idari para cezasının ödenmemesi durumunda idari para cezası hapis cezasına çevrilemez. Zira idari para cezası suç karşılığında verilen bir ceza olmayıp kabahat niteliğindeki fiiller için belirlenmiş bir yaptırım türü olduğundan hapis cezasına çevrilemez ve adli sicil kaydına işlenmez. Adli sicil kaydı yalnızca, işlenen bir suçun karşılığı olarak verilen kesinleşmiş cezalar için tutulmaktadır.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi, mahkemeler tarafından verilen adli para cezaları hapis cezalarına çevrilirken, idari
para cezaları ödenmediği takdirde hapis cezasına çevrilemez, yalnızca icra ve haciz işlemleri yapılabilir. Dolayısıyla idari para cezasının ödenmemesi durumunda kişinin hapse girmesi söz konusu değildir.
Kişinin ekonomik durumunun müsait olmaması halinde, idarî para cezasının, ilk taksitinin peşin ödenmesi koşuluyla, bir yıl içinde ve dört eşit taksit halinde ödenmesine karar verilebilir. Taksitlerin zamanında ve tam olarak ödenmemesi halinde, idarî para cezasının kalan kısmının tamamı tahsil edilir. Kabahat dolayısıyla idarî para cezası veren kamu görevlisi, ilgilinin rıza göstermesi halinde bunun tahsilatını derhal kendisi gerçekleştirir. İdarî para cezasını kanun yoluna başvurmadan önce ödeyen kişiden bunun dörtte üçü tahsil edilir ancak; peşin ödeme, kişinin bu karara karşı kanun yoluna başvurma hakkını etkilemez.
İdari para cezası kişinin huzurunda verilebileceği gibi tebligat yoluyla da verilebilir. İdarî yaptırım kararının ilgili gerçek kişinin huzurunda verilmesi halinde tutanakta bu husus açıkça belirtilir. Bu karara karşı başvurabileceği kanun yolu, mercii ve süresine ilişkin olarak bilgilendirildikten sonra kişinin karar tutanağını imzalaması istenir. Tüzel kişi hakkında verilen idarî yaptırım kararları her halde ilgili tüzel kişiye tebliğ edilir.
İdari para cezalarına karşı başvuru yolu 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu madde 27’de düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre idari yaptırım kararlarına karşı, kararın tebliği ve tefhimi tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde sulh ceza mahkemesine (son değişikliklerle sulh ceza hakimliklerine) başvurulabilir. İdari para cezası ile birlikte ayrıca bir yaptırım kararı da verilmişse, görevli mahkeme İdare Mahkemesi olmaktadır. Belirtilen süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde idarî yaptırım kararı kesinleşecektir.
1111 sayılı Askerlik Kanunu’nun 86. maddesi gereği, yoklama kaçağı cezası ve bakaya cezasının hukuki niteliği idari para cezası olup il veya ilçe idare kurulları tarafından verilmektedir. İlçe İdare Kurulları kaymakamlık bünyesinde, İl İdare Kurulları ise valilik bünyesinde görev yapmaktadır. Bu kurulların verdiği yoklama kaçağı veya bakaya kalma nedeniyle verilen idari para cezası kararlarına karşı, kararın muhatabına ulaşmasından itibaren 15 gün içinde kararı veren idarenin bulunduğu yerin yetkili Sulh Ceza Hakimliğine itiraz edilebilir.
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun verdiği idari para cezalarına karşı genel itiraz yolundan ayrı bir itiraz yolu düzenlemiştir. Bu durumda doğrudan mahkemeye dava açmak mümkün değildir. Dava açmadan önce idari itiraz yollarının kullanılması gerekir. SGK bünyesinde İdari Para Cezasına İtiraz Komisyonları bulunduğundan hakkında idari para cezası verilen kişi veya kurum öncelikle para cezasına karşı, İdari Para Cezası İtiraz Komisyonu’na 15 gün içinde bizzat veya iadeli taahhütlü mektupla itiraz edebilir. İdari Para Cezasına İtiraz Komisyonu, ilgili kişinin itirazını reddederse, red kararının tebliğinden itibaren 30 gün içinde İdare Mahkemesi’ne cezanın iptali için dava açılmalıdır.
İdari para cezasının belirtilen süreler içerisinde ödenmemesi halinde 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilir.
Sonuç olarak, idari para cezasının ödenmemesi durumunda idari para cezası hapis cezasına çevrilmez, idari para cezası içeren kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde itiraz edilmediği takdirde karar kesinleşir. Kararın kesinleşmesiyle birlikte de ilgili kurum İcra Müdürlükleri aracılığıyla icra ve haciz işlemlerine başlar. Ayrıca idari para cezası, kabahat niteliğindeki suçlardan dolayı verildiğinden adli sicil kaydına (sabıka kaydına) işlenmez. Adli sicil kaydı yalnızca işlenen bir suç karşılığında mahkemelerce verilen kesinleşmiş cezalar için tutulmaktadır.
Kaynak:www.hukukdestegi.com