Vergi suçu işleyenler adına VUK md. 359 hükmünün (a) fıkrası gereğince 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası, (b) fıkrası hükmü gereğince ise 18 aydan 3 yıla kadar hapis cezasına hükmolunmaktadır.   Buna göre, TCK md.102/1-4 maddesine göre “vergi suçunda” dava zamanaşımı 5 yıl olmaktadır. Bu müddet hem tamamlanmış ve hem de teşebbüs durumunda kalmış vergi suçları için 5 yıldır.[1]
Vergi suçları açısından söz konusu olan bu 5 yıllık süre, doğal olarak hiç kesintiye uğramaması veya durmaması halinde söz konusu olmaktadır. Dava zamanaşımını kesen TCK 104. maddedeki sebeplerden biri gerçekleştiğinde süre daha uzun olabilecektir. Ancak zamanaşımı ne kadar kesilirse kesilsin vergi suçları için bu müddet 7 yıl 6 aydan daha fazla olamaz.[2]

VUK’nun 374. maddesinde belirtilen zamanaşımı süreleri vergi cezalarına (usulsüzlük ve vergi ziyaı cezalarında) uygulanacak sürelerdir. Bu kanunun 359. maddesinde sayılan fiiller nedeniyle hürriyeti bağlayıcı cezaya hükmolunması gerektiği durumda TCK’nunda belirtilen sürelere bakılması gerekir.[3]
TCK’nun 66. maddesinde “Kanunda başka türlü yazılmış olan haller dışında kamu davasının; 5 yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlarda 8 yıl, geçmesiyle” düşeceği hükmü yer almaktadır. Ayrıca fiili işlediği sırada 12 yaşını doldurmuş olup da 15 yaşını doldurmamış olanlar hakkında, bu sürelerin yarısının; 15 yaşını doldurmuş olup da 18 yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında ise, 2/3 geçmesiyle kamu davasının düşeceği, dava zamanaşımı süresinin belirlenmesinde dosyadaki mevcut deliller itibariyle suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli halleri de göz önünde bulundurulacağı, sürelerin belirlenmesinde suçun kanunda yer alan cezasının yukarı sınırının göz önüne alınacağı; seçimlik cezaları gerektiren suçlarda zamanaşımı bakımından hapis cezasının esas olacağı da belirtilmiştir.
Aynı maddede zamanaşımının, tamamlanmış suçlarda suçun işlendiği günden, teşebbüs halinde kalan suçlarda son hareketin yapıldığı günden, kesintisiz suçlarda kesintinin gerçekleştiği ve zincirleme suçlarda son suçun işlendiği günden, çocuklara karşı üstsoy veya bunlar üzerinde hüküm ve nüfuzu olan kimseler tarafından işlemeye başlayacağı hükmüne yer verilmiştir. Vergi suçlarında sonuç vergi ziyaı olmakla birlikte, 4369 sayılı kanunla vergi suçlarında vergi ziyaı suçun unsuru olmaktan çıkarıldığı için vergi suçu neticesi harekete bitişik suç, şekil suç veya sırf hareket suçu olarak adlandırılan suç kategorisine girmiştir. Bu nedenle, vergi suçlarında vergi ziyaının oluşması beklenmemektedir. Dolayısıyla VUK’nun 359. maddesinde sayılan suçlarda dava zamanaşımı da fiilin gerçekleştiği günden başlar.[4]
TCK’nun 66. maddesinde 5 yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlarda 8 yıllık zamanaşımı süresi belirlendiğinden VUK’nun 359. maddesinde sayılan suçlarda dava zamanaşımı süresi de 8 yıl olmaktadır. Yukarıda da belirtildiği üzere bu süre fiilin işlendiği tarihten itibaren başlayacaktır.[5]


 
[1] BAYKARA Bekir, “Teori ve Pratik Yönleriyle Vergi ve Vergi Ceza Hukuku”, HUD Yayınları, Aralık 2008, Ankara, s.422-423.
[2] Yargıtay 9. Ceza Dairesi Kararı: 17.03.1993 gün ve E:1993/988-K:1999/1325 sayılı kararları.
[3] DONAY Süheyl, Hürriyeti Bağlayıcı Cezalarda Zamanaşımı, 19.02.2001 tarihli Radikal Gazetesinin Ekonomi Sayfası.
[4] Zamanaşımının başlangıcının vergi ziyaının oluştuğu günden başlayacağı konusundaki görüşler için bkz. BAYKARA Bekir, age. s.418 – 425
[5] BAYKARA Bekir, age. 420
Kaynak:Av. Nazlı Gaye Alpaslan Güven-Hurses