Vergi Ziyaı Suçu Nedir ? , VUK’un 341. maddesinde “Vergi ziyaı mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi nedeniyle, verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesi veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır.
Şahsi, medeni haller veya aile durumu hakkında gerçeğe aykırı beyanlar ile diğer şekillerde verginin noksan tahakkuk ettirilmesine veya haksız yere geri verilmesine neden olunması da vergi ziyaı olarak kabul edilir.
Verginin sonradan tahakkuk ettirilmesi veya tamamlanması veya haksız iadenin geri alınması ceza uygulanmasına mani teşkil etmez (VUK mad.341/3).
Kanun koyucu vergi ziyaı suçunu tanımlarken somut olayda vergi kaybının oluşmasına bakmamış, mükellefin vergisel ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik getirmesini suçun oluşması için yeterli bir neden saymıştır.
Yani verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesi veya eksik tahakkuk ettirilmesi vergi ziyaı suçunun giydiği elbise konumundadır.
“Vergi Usul Kanununun 341. maddesinde ifade edildiği üzere vergi ziyaının oluşumunda asıl etmen verginin zamanında ödenmesi veya eksik ödenmesi değil, tahakkuk ettirilmesidir.
Burada yasa koyucu mükellef veya sorumluya verginin ödenmesinden önce bir takım görevler yüklemektedir.
Bu görevlerin yerine getirilmesinden sonra vergi ödenecek ve/veya ödenecek evreye gelecektir.
Bu haliyle vergi ziyaı, verginin ödenmesi aşamasıyla değil tahakkuk aşamasıyla ilişkilendirilmiştir.
Zaten Vergi Usul Kanununu, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’dan ayıran temel nokta da budur.
Çünkü bir vergi ödenmesi gereken safhaya geldikten (tahakkuktan) sonraki aşaması 6183 sayılı Kanunun kapsamına girmektedir.
Danıştay’ın bu konudaki görüşü vergi idaresinden farklıdır. Danıştay, vergi ziyaının doğumunda verginin ödenmemesini esas almaktadır.
Oysa yasa maddesi vergi ziyaının doğması için ödemeyi değil, verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini esas almaktadır.
Danıştay 4. Dairesinin 12.03.1990 gün ve E.1987/4476, K.1990/ 430 sayılı kararında “beyannamenin yasal süresi içinde verilmemesi sebebiyle verginin süresi içersinde vergi dairesine ödenmesi durumunda, vergi ziyaından söz edilemeyeceğini” söylemektedir.”