Danıştay 9. Dairesi
Tarih : 02.03.2016
Esas No : 2013/1476
Karar No  : 2016/1099
VUK Md. 112
İHTİRAZİ KAYITLA BEYAN EDİLEN VERGİNİN MAHKEMECE İADESİNE KARAR VERİLMESİ HALİNDE FAİZ UYGULAMASI

İhtirazi kayıtla ödenen damga vergisi, eğitime katkı payı ve özel işlem vergisinin yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davada, Vergi Mahkemesince haksız olarak tahsil edilen verginin davacıya iade edilmesine karar verilmesi halinde, tahsilat tarihi ile tutarın fiilen iadesi tarihi arasında geçen süre için enflasyondan kaynaklanan bir zararın söz konusu olduğu, bu nedenle Vergi Mahkemesi kararında ödeme tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmemesinde hukuki isabet bulunmadığı hk.
İstemin Özeti: Davacı banka bünyesinde devren birleştirilen (…) Bankası ile (…) Tarım Satış Kooperatifleri Birliği arasında imzalanan akreditif kredi sözleşmesi ve bu kredi ile ilgili olarak düzenlenen kağıtlar dolayısıyla ihtirazi kayıtla ödenen damga vergisi, eğitime katkı payı ve özel işlem vergisinin yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davayı, ödenen damga vergisi, eğitime katkı payı ve özel işlem vergisinin iadesi yönünden kabul eden, faiz istemini ise reddeden Vergi Mahkemesi’nin kararının; dilekçelerde ileri sürülen sebeplerle taraflarca bozulması istenilmektedir.
Karar: Uyuşmazlık, davacı banka bünyesinde devren birleştirilen (…) Bankası ile (…) Tarım Satış Kooperatifleri Birliği arasında imzalanan akreditif kredi sözleşmesi ve bu kredi ile ilgili olarak düzenlenen kağıtlar dolayısıyla ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerine tahakkuk eden ve ödenen damga vergisi, eğitime katkı payı ve özel işlem vergisinin yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davayı, ödenen damga vergisi, eğitime katkı payı ve özel işlem vergisinin iadesi yönünden kabul eden, faiz istemini ise reddeden Vergi Mahkemesi kararının; taraflarca temyizen incelenerek bozulması istemine ilişkindir.
Davalı idare tarafından ileri sürülen temyiz iddiaları, Vergi Mahkemesi kararının kabule ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Davacının Vergi Mahkemesi kararının yasal faiz isteminin reddine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz istemine gelince;
 

Davacıdan haksız yere tahsil edilen verginin ret ve iadesine karar verilmekle, yargı kararıyla davacıya iadesi gereken bir tahsilat ortaya çıkmıştır.
Anayasanın 125. maddesinin son fıkrasında idarenin eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır.
İdarelerin, hukuka aykırı olarak gerçek veya özel hukuk tüzel kişilerinin mamelekinde olan iktisadi bir değeri, kendi tasarruflarına geçirmek suretiyle o iktisadi kıymetin malik tarafından kullanılmamasının neden olduğu zararı tazmin etmesi Anayasa’nın yukarıya alınan amir hükmü gereğidir.
Nitekim Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu’nun 22.04.2011 tarih ve E. 2009/449, K. 2011/166 sayılı kararı da sonucu itibarıyla bu yöndedir.
Vergi Mahkemesi kararıyla, haksız olarak tahsil edilen verginin davacıya iade edilmesine karar verilmesi sonucunda, tahsilat tarihi ile tutarın fiilen iadesi tarihi arasında geçen süre için enflasyondan kaynaklanan bir zarar söz konusudur. Bu zararın, idarenin tahsil etmemesi gereken vergiyi tahsil etmesi sonucunda idari bir işlemden kaynaklanması nedeniyle idare tarafından giderilmesi gerekir. Yukarıda anılan zararın, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre ödenmesi durumunda söz konusu zarar giderilmiş olacaktır. Bu nedenle Vergi Mahkemesi kararında ödeme tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmemesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idare temyiz isteminin reddine, davacı temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi’nin kararının; ödenen damga vergisi, eğitime katkı payı ve özel işlem vergisine ilişkin hüküm fıkrasının onanmasına, yasal faiz isteminin reddine ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.