Danıştay 3. Dairesi |
Tarih : 26.09.2017 |
Esas No : 2017/3002 |
Karar No : 2017/6071 İYUK Md. 46 |
KONUSU PARA OLMAYAN DAVALAR HAKKINDA YAPILAN İSTİNAF BAŞVURUSU ÜZERİNE BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ TARAFINDAN VERİLEN KARARLARIN TEMYİZ EDİLEMEYECEĞİ |
Konusu para olmayan vergiye ilişkin idari işlem niteliğindeki özel esaslara tabi mükellefler listesine alınma işleminin iptali talebi hakkında vergi mahkemelerince verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine bölge idare mahkemelerince verilen kararların kesinleşeceği, dolayısıyla bu kararların temyiz istemine konu edilemeyeceği hk.
İstemin Özeti: İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesinin 29.05.2017 tarih ve E. 2017/1457, K. 2017/1693 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
Karar: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin maddede sayılan davalar hakkında verdikleri kararların, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştay’da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Aynı maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde ise konusu yüz bin Türk Lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemlere karşı açılan davalar hakkında bölge idare mahkemesinin istinaf yoluyla yapılan, başvurular üzerine verdikleri kararlar, temyiz edilebilecek olan kararlar arasında sayılmıştır.
İstinaf başvurusunun idari yargılama hukukunda yeni bir kanun yolu olarak getirildiği 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun gerekçesinde, tahdidi olarak sayılan konular dışındaki davaların bölge idare mahkemelerinde istinaf incelemesi neticesinde kesinleşeceği, böylece Danıştay’ın temyizen karara bağladığı iş yükünün azaltılarak içtihat mahkemesi rolünün güçlendirilmesinin amaçlandığı belirtilmiştir.
Anılan mevzuat hükümleri ve 6545 sayılı Kanunun gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde sayılan konusu yüz bin Türk Lirasını aşmayan davalar ve konusu para olmayan davalar hakkında vergi mahkemelerince verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine bölge idare mahkemelerince verilen kararların kesinleşeceği, dolayısıyla bu kararların temyiz istemine konu yapılamayacağı sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu nedenle, konusu para olmayan vergiye ilişkin idari işlem niteliğindeki özel esaslara tabi mükellefler listesine alınma işlemini iptal eden Vergi Mahkemesinin kararına karşı davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesi’nin 29.05.2017 tarih ve E. 2017/1457, K. 2017/1693 sayılı kararının bozulması istemiyle yapılan temyiz başvurusunun incelenme olanağı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin incelenmeksizin reddine, oyçokluğuyla karar verildi(*).
Anılan madde hükmünde bölge idare mahkemesi kararlarından tahdidi olarak sayılan davalar dışında kalanların istinaf incelemesi sonucu kesinleşeceği açıktır.
Ancak konusu yüz bin Türk Lirasını aşmayan vergi davalarına karşı istinaf incelemesi sonucu verilen kararlara karşı temyize başvurusunun incelenme olanağı bulunmamakta ise de Yasa hükmüyle vergi davaları yönünden uyuşmazlığın içerdiği parasal miktar dışında istinaf incelenmesinden sonra temyiz yoluna başvurulması açısından başkaca herhangi bir sınırlama getirilmemiştir.
Bu durumda, özel esaslara alınma işlemi konusu para olmayan idari işlem niteliğinde olduğundan istinaf incelemesinden sonra temyiz yoluna başvurulabileceği açıktır.
Açıklanan nedenlerle temyiz başvurusunun esastan incelenmesi gerektiği görüşüyle Daire kararına katılmıyorum.