Mükellef Hakları Kavramı ,her demokratik toplumda, kişilerin devletle olan ilişkilerini düzenlemek için onlara birçok temel haklar tanınmış ve bunun yanında ödevler yüklenmiştir. Kişilere tanınan temel hak ve özgürlükler genellikle anayasalarda güvence altına alınmıştır. Anayasalarla kişilere yüklenen en önemli ödevlerden birisi onların ödeme güçlerine göre devlete vergi ödemeleriyle ilgilidir.
Devletin egemenlik hakkına dayanarak kullandığı vergilendirme yetkisi bir yandan onun kişiler üzerinde bir üstünlüğüne sebep olurken, diğer taraftan temel hak ve özgürlüklere müdahale sonucunu doğurmaktadır. Bu süreçte temel hak ve özgürlüklerin vergilendirme alanındaki görünümünü mükellef hakları yansıtmaktadır.
Önceleri yalnızca mükelleflerin devlete karşı ödevlerinden bahsedilirken anlayış değişikliğine paralel olarak günümüzde mükellefin hakları da ön plana çıkartılmaya başlanmıştır.
Mükellef hakları kavramı ve bu hakların korunması insan hakları ile yakından ilişkilidir. İnsan hakları kavramı İkinci Dünya Savaşı’ndan hemen sonra, mükellef hakları kavramı da 20. yüzyılın son çeyreğinde tartışılmaya başlanmış bir konudur. Ayrıca insan hakları daha geniş bir kavram olmakla birlikte, bunun başlangıç noktasını devletin geniş vergilendirme yetkisinin sınırlandırılması süreci temelinde mükellef hakları oluşturmaktadır. Mükellef Hakları Kavramı
Genel hukuk düzeninde tanınmış olan bireyin genel haklarının vergi hukukundaki halini, mükellef hakları oluşturmaktadır. Bir başka ifadeyle mükellef . hakları, genel düzenden intikal eden ve özel düzenin durumuna uyum sağlayan haklar olmaktadırlar“. Hak ise; kişinin toplum içerisinde, ekonomide, kanun karşısında kendisine uygun şekilde davranılmasını talep edebilmesine yasal olarak sahip olması şeklinde tanımlanabilir.