Vergi ve Ceza İhbarnamelerine Karşı Dava Açan Mükellefe Ödeme Emri Düzenlenebilir Mi? ,
GİRİŞ
Bilindiği gibi hakkında vergi incelemesi yapılan veya diğer sebeplerle matrah farkı bulunan mükelleflere vergi cezalı tarhıyatlar yapılabilmektedir. Mükellefler, tarh edilen vergilere karşı uzlaşma, ödeme vb. yollara başvurabilecekleri gibi vergi mahkemeleri nezdinde dava açma yolunu da tercih edebilirler.
2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanununun 7. maddesinde, dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu, 8. maddede ise, sürelerin, tebliğ, yayın veya ilan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlayacağı kurala bağlanmıştır.
Bu hükme göre vergi ve ceza ihbarnamelerine karşı otuz gün içinde yetkili vergi mahkemesi nezdinde dava açılması gerekir.
 
İHBARNAME AŞAMASINA KARŞI DAVA AÇILINCA TAHSİLAT DURUR
Uygulamada haklarında düzenlenen vergi ceza ihbarnamelerine karşı yani tarhıyat aşamasına karşı vergi mahkemeleri nezdinde dava açan bazı mükelleflere henüz dava aşaması sonuçlanmadan ödeme emri düzenlenip tebliğ edildiği görülmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinin 4. fıkrasında, Vergi mahkemelerinde, vergi uyuşmazlıklarından doğan davaların açılması, tarh edilen vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümlerin ve bunların zam ve cezalarının dava konusu edilen bölümünün tahsil işlemlerini durduracağı hükme bağlanmıştır.
 
ÖDEME EMRİNE İTİRAZ
6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı, 58. maddesinde de kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında dava açabileceği kurala bağlanmıştır.
Tarhıyat aşamasına karşı açılan davanın sonuçlanması üzerine borç miktarının kesinleşmesi gerçekleşecektir. Davalı idare ise, bu aşamalar tamamlandıktan sonra ödeme emri düzenleyerek takibe geçmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, kamu alacağı kesinleşmeden ödeme emri, haciz vs gibi işlemler tesis edilir ise, mükellefler haksız yere idari müeyyidelerle karşılaşmak zorunda kalacaktır.
Örneğin Vergi Mahkemesince verilmiş bir kararın gerekçesi şöyledir: “Dava dosyasının incelenmesinden, davacı adına tarh edilen 2010 hesap dönemine ait vergi ziyaı cezalı gelir(stopaj) vergisinin tebliğ edildiği, cezalı tarhıyata karşı …. Vergi Mahkemesinde dava açıldığı, ancak açılan davanın vergi inceleme raporuna istinaden düzenlenen ihbarnamelere karşı olmadığı, söz konusu davanın uzlaşma tutanağında gösterilen vergi ve cezalara ilişkin olduğundan bahisle kamu alacağının tahakkuk ettiği ve ödenmediği gerekçesiyle takip ve tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin  düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu ödeme emri içeriğinin 2010 hesap dönemine ait vergi ziyaı cezalı gelir(stopaj) vergisi ve eklentileri borçlarına ilişkin kısmının olduğu, …….. Vergi Mahkemesinin E:2012/1451,1452,1453 sayılı  dosyalarında aynı dönem ve miktarlı vergi ziyaı cezalı gelir(stopaj) vergisine dava açıldığı ilgili dosyaların incelenmesinden görülmektedir.
Bu durumda, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinin 4. fıkrası uyarınca, vergi mahkemelerinde, vergi uyuşmazlıklarından doğan davaların açılması, tarh edilen vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümlerin ve bunların zam ve cezalarının dava konusu edilen bölümünün tahsil işlemlerini durduracağından ve dava konusu ödeme emri içeriği cezalı tarhıyata karşı dava açıldığı anlaşıldığından dava konusu ödeme emri hukuka aykırıdır.
Açıklanan nedenlerle; DAVANIN KABULÜNE,  ödeme emrinin dava konusu edilen kısmının iptaline,”
 
SONUÇ
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinin 4. Fıkrasında açıkça belirtildiği üzere, vergi uyuşmazlıklarından doğan davaların açılmasıyla tahsil işlemleri otomatik olarak durmaktadır. Bu nedenle tarhıyat aşamasında açılan davalarda ayrıca yürütmenin durdurulmasını istemeye bile gerek bulunmamaktadır. Ancak, şayet tarhıyat aşamasına dava açılmasına rağmen vergi dairesince ödeme emri düzenlenmişse ödeme emrine karşı dava açıldığında mutlaka yürütmenin durdurulmasının da istenilmesi gerekmektedir.
Hem gereksiz yargılama gideri ve bürokratik işlemlere yer verilmemesi hem de mükelleflerin haksız yere baskı altına alınmaması için tarhıyat aşamalarına dava açan mükelleflere ödeme emri düzenlenmemesine dikkat edilmesi gerekmektedir.