Literatürde vergiden kaçınma ile firma yapısının ilişkisini inceleyen birçok çalışma mevcuttur. Üzerinde çokça araştırma yapılan firma özelliklerinden ılki sahiplik yapısıdır (Desai ve Dharmapala, 2008). Fama ve Jensen (1983) yönetimin ve firma hisselerinin tek bir elde veya ailede toplandığı şirketlerde yönetimin daha az risk almayı seven ve firma itibarına daha çok önem veren bir yapıda olduğunu tespit etmiştir. Bu bağlamda aile şirketlerinin daha az riskli projelere yönlendiği ve firma itibarını zedeleyecek vergiden kaçınma yöntemleri kullanmayacağı düşünülmektedir. Chen ve diğerleri (2010), Badertscher ve diğerleri (2013) ve Landry ve diğerleri (2013) çalışmalarında aile şirketlerinin aile şirketi olmayan firmalara göre daha az vergiden kaçındıklarını tespit etmişlerdir.
Vergiden kaçınma ile firma yapısının ilişkisini inceleyen çalışmaların bir kısmı yabancı yatırımcıların vergiden kaçınma düzeyleri ile bağlantısını incelemiştir (Demirgüç-Kunt ve Huizinga, 2001; Egger ve diğerleri, 2010; Kinney ve Lawrence, 2000). Yapılan çalışmalar yabancı yatırımcı oranı ile vergiden kaçınma arasında pozitif yönlü bir ilişki tespit etmiştir.
Kamu kurum ve kuruluşlarının firmada hissedar olması veya yönetiminde yer alması ile vergiden kaçınma arasındaki ilişki üzerine yapılan çalışmalarda karma sonuçlar elde edilmiştir. Chen ve diğerleri (2013) kamu kurum ve kuruluşlarının ortak olduğu firmaların daha az vergiden kaçındıklarını tespit etmiştir. Kim ve Zhang (2016), Mahenthiran ve Kasıpılaı (2012) ise çalışmalarında politik bağlantıları olan veya kamu kurum ve kuruluşlarının ortak olduğu firmaların daha fazla vergiden kaçındıklarını tespit etmiştir.
Literatürde çalışılan bir diğer konu ise vergi sonrası kazançlara dayalı olarak yöneticilere ödenen faydaların vergiden kaçınma ile ilişkisidir. Bir bakış açısı vergi sonrası firma kazancı üzerinden yöneticilere ödenen faydaların vergiden kaçınmayı arttıracağı yönündedir. Phıllıps (2003) ve Gaertner (2014)
çalışmalarında yöneticilere vergi sonrası kazanç üzerinden ödenen faydaların daha düşük efektif vergi oranına neden olduğunu tespit etmıiştır. Desai ve Dharmapala (2006) ise yöneticilere vergi sonrası net kâr üzerinden değil de özkaynak araçları şeklinde sağlanan faydaların vergiden kaçınma ile negatif ilişkisi olduğunu tespit etmiştir.
Rego (2003) çalışmasında uluslar arası operasyonları ve bağlı ortaklıkları olan çok uluslu firmalar ile sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde faaliyet gösteren firmaların vergiden kaçınma oranlarını karşılaştırmış ve beklentisi ile uyumlu olarak çok uluslu firmaların daha çok vergiden kaçındıklarını tespit
etmiştir. Aynı çalışmada Rego (2003) büyük firmaların itibarlarını etkileme kaygısı ile daha az vergiden kaçındıklarını fakat vergi öncesi kârı fazla olan firmaların daha fazla vergiden kaçındıklarını tespit etmiştir.

Caı ve Liu (2009) çalışmalarında vergiden kaçınma literatürüne farklı bir katkı sağlamış ve rekabetçi piyasalarda faaliyet gösteren firmaların daha saldırgan vergi yönetimi yaptığı ve vergiden kaçındıklarını tespit etmişlerdir.